İslam tarihinde güzel sözleri ve hitabetleriyle tarihe geçmiş bazı hanımlar vardır. Bunlardan biri olan Ümâme bint-i Hâris’in, kızını evlendireceği zaman verdiği nasihat de böyledir. Aradan geçen zamana rağmen değeri azalmayan bu tavsiyeler bizim de kulağımıza küpe olsun..
Bak güzel kızım! Nasihat, bir kimsenin edep, terbiye, asalet ve haysiyetine bakılarak verilecek olsaydı, benim sana nasihatte bulunmama gerek olmazdı.
Lakin tavsiye, bilene hatırlatma, bilmeyene ise öğretmeye denilir. Bu nedenle nasihat herkes için faydalıdır.
Sevgili kızım! Eğer bir kız, anne babasının maddi durumu sayesinde kocaya muhtaç olmasaydı, senin de evlenmene gerek olmazdı. Fakat böyle değildir. Zira erkekler kadınlar için yaratıldığı gibi kadınlar da erkekler için yaratılmıştır.
Sen anne ve babanın evinden, bilmediğin, alışmadığın bir kimsenin evine gitmek üzeresin. O halde yanına gideceğin kimsenin senden memnun olmasına önem ver. Onun mutlu olması için hizmetini gör ki, o da seni sevsin ve mutlu olman için elinden ne geliyorsa yapsın.
Sana on hususta tavsiyelerde bulunacağım. Bunları iyice öğrenip gereğince hareket et ki, kocanla güzel geçinmeye muvaffak olasın:
Birincisi: Eve yiyecek veya giyecek her ne getirirse onu cân u gönülden kabul et, güzel sözler söyle.
İkincisi: İstediği şeyleri yap, yapma dediği şeyleri de yapma. Sözünü dinle, karşı gelme.
Üçüncüsü: Üstünü-başını ve evini temiz tutmaya dikkat et.
Dördüncüsü: Kötü kokulu veya iğrendirici şeylerden kaçın ki, kocanın gözünden düşme.
Beşincisi: Kocanın yemek ve uyku saatlerini öğren, hangi vakitte alışkanlık hâline getirmişse, o vakitlerde sofranı ve yatağını hazırla. Çünkü açlık insanı ateşlendirir, uykusuzluk öfkelendirir.
Altıncısı: Kocanın malını muhâfaza et, israf ve ziyan etme.
Yedincisi: Kocanın saygınlığını düşün, onun akraba ve dostlarına hürmetli davran.
Sekizincisi: Hiçbir şeyde ona isyan ve muhâlefet etme. Eğer ona karşı gelirsen sana kin tutar.
Dokuzuncusu: Aile sırrını kimseye ifşâ etme. Eğer sırrını saklamazsan öfkesinden emin olamazsın.
Onuncusu: Kızım, kocanın üzüntü ve sevincini paylaş. Kederli iken yanında neşeli durma, neşeliyken de yüzünü asma! Bu aranızdaki muhabbeti azaltır.*
Kaynak: İslami Hayat Dergisi
Lakin tavsiye, bilene hatırlatma, bilmeyene ise öğretmeye denilir. Bu nedenle nasihat herkes için faydalıdır.
Sevgili kızım! Eğer bir kız, anne babasının maddi durumu sayesinde kocaya muhtaç olmasaydı, senin de evlenmene gerek olmazdı. Fakat böyle değildir. Zira erkekler kadınlar için yaratıldığı gibi kadınlar da erkekler için yaratılmıştır.
Sen anne ve babanın evinden, bilmediğin, alışmadığın bir kimsenin evine gitmek üzeresin. O halde yanına gideceğin kimsenin senden memnun olmasına önem ver. Onun mutlu olması için hizmetini gör ki, o da seni sevsin ve mutlu olman için elinden ne geliyorsa yapsın.
Sana on hususta tavsiyelerde bulunacağım. Bunları iyice öğrenip gereğince hareket et ki, kocanla güzel geçinmeye muvaffak olasın:
Birincisi: Eve yiyecek veya giyecek her ne getirirse onu cân u gönülden kabul et, güzel sözler söyle.
İkincisi: İstediği şeyleri yap, yapma dediği şeyleri de yapma. Sözünü dinle, karşı gelme.
Üçüncüsü: Üstünü-başını ve evini temiz tutmaya dikkat et.
Dördüncüsü: Kötü kokulu veya iğrendirici şeylerden kaçın ki, kocanın gözünden düşme.
Beşincisi: Kocanın yemek ve uyku saatlerini öğren, hangi vakitte alışkanlık hâline getirmişse, o vakitlerde sofranı ve yatağını hazırla. Çünkü açlık insanı ateşlendirir, uykusuzluk öfkelendirir.
Altıncısı: Kocanın malını muhâfaza et, israf ve ziyan etme.
Yedincisi: Kocanın saygınlığını düşün, onun akraba ve dostlarına hürmetli davran.
Sekizincisi: Hiçbir şeyde ona isyan ve muhâlefet etme. Eğer ona karşı gelirsen sana kin tutar.
Dokuzuncusu: Aile sırrını kimseye ifşâ etme. Eğer sırrını saklamazsan öfkesinden emin olamazsın.
Onuncusu: Kızım, kocanın üzüntü ve sevincini paylaş. Kederli iken yanında neşeli durma, neşeliyken de yüzünü asma! Bu aranızdaki muhabbeti azaltır.*
Kaynak: İslami Hayat Dergisi